Gæstebruger
6. november 2024
İki gece rezervasyon yaptık, bir gece kalıp ikinci gecemizi yaktık! Öncelikle Ortunç Hotel’in yan işletmesi olmasına güvenip rezervasyon yaptık fakat, alakası yokmuş. Bu deneyimden sonra Ortunç Hotel’le de gemileri yaktık! Otelin önünde araçla durmanız mümkün değil, oteli trafik yönünde geçtikten hemen sonra ücretli açık otopark var. Sözde, otelle anlaşması varmış, aracınızı ücretsiz parkedebilirsiniz, evet doğru bilgi, fakat hafta sonu/yaz sezonu/bayram gibi yoğun sezonda “yer yok” deyip sizi geri çevirebilirler, hazırlıklı olun! Standart odalara nispeten daha pahalı olan teraslı odayı rezerve etmiştik. Bir yandaki binadaymış teraslı oda. Odaya çıkmak için 10-15 basamak çıkmanız gerekiyor. Engelliler için uygun bir oda tipi değil. Oda dizaynı mükemmel ama pratikte rezalet bir oda. Perdeler gün ışığını kesmediği için sabah güneş gözünüzün içine doğuyor. Banyolarda lavabo ve küvetten gelen ağır bir gider kokusu var. Odada su ısıtıcı var ama konumlandığı yerde takabileceğiniz priz yok. Televizyon var ama, anten bağlantısı yok. Dolayısıyla, televizyon yok! Teras odaya dahil değil. Kattaki terasın anahtarını ekstra veriyorlar. Teras en son bina inşa edildiğinde temizlenmiş herhalde. Odaya giriş yaptıktan sonra terasa göz atınca ağzına kadar dolu kül tablası ve boş su şişeleri vardı. Otel fotoğraflarında görülen yemyeşil bitkilerin bakımsızlıktan tamamen kurumuş olduğunu da tahmin etmişsinizdir zaten. Gelelim neden bu otele bir gün bile zor dayandığımıza: Odaya girer girmez aşırı sıcak olduğu için hemen klimayı açtık. Bu arada, hava Nisan ayında 30 dereceydi. Serinlemeyi bekledik, bekledik ve bekledik… Yarım saat sonra, dışarısı 30 dereceyken, oda sıcaklığı 32 derece oldu! Resepsiyonu arayıp klimanın arızalı olduğunu söyledim. Ek binanın klima ana ünitesinin tek olduğunu, misafirlerin genelinin sıcak olmasını istediği için klimanın 30 dereceye yönetim tarafından sabitlendiğini söylediler! Yani, odadaki klima kumandanızın hiçbir fonksiyonu yok; yönetim neyi uygun görürse klimayı o dereceye ayarlıyor ve siz değiştiremiyorsunuz! Çok övülen kahvaltı, gelen müşteri kitlesinin sosyoekonomik profilinin düşüklüğünden kaynaklı boş bir övülmeymiş. Fazla çeşit yok ama tümü kaliteli ürünler. Ne var ki, misal üç çeşit peynirden biri bitince personelin tabağı yenilemesi 15-20 dakikayı buluyor. Kahvaltıda kaşar peyniri veya tel peynir yemek istemiyorsanız, tulum peyniri gelene kadar 15-20 dakika beklemeniz gerekiyor. Benim gibi çay içemiyorsanız, nuh nebiden kalma kahve potunun dolması için de bir 15-20 dakika beklemeniz lazım ama, pot dolunca kuyrukta bekleyen 4 kişi zaten potu bitiriyor. Yine beklemeniz lazım! Yumurta için opsiyonumuz varmış, menemen veya omlet, kahvaltımızın sonunda ayaklarını sürüye sürüye gelip soran servis görevlisinden öğrendik! Hızlı bir kahvaltı yapıp günlük planınıza başlamanız için en olmayacak otel burası. Ama bütçem kısıtlı, kırk yılda bir tatil yapıyorum, kahvaltının başladığı saatten bitene kadar büfeye konan her şeyi yemeyece
Oversæt